Kişinin dünyasına yardım eden sanatı, hüneri, bilgi ve becerisine; Onun yardımcısına, eş ve dostlarına; Böbreklerde görülen güzellik yukarıda sayılanların iyiyiğ...
Kadın kalçası, o kadının dünyalığına; Toplu kalça varlıklı, zayıf kalça yoksul kadına, Erkeğin kalçasını görmek üzüntü ve keder, Kalçası üzerinde sürünm...
Pişirmek maksadına kavuşmaya, pişinmeye çalışmak bir işi canlandırmaya, Çiy bir şeyi pişirmeye çalışmak bir işe teşebbüs etmeye, pişirmeşi gerçekleştirirse ma...
Yirmi, yüz yahut beşbin adet sayı saymak düşmana galip gelmeye; Yedi ve sekiz sayı saymak üzüntü ve kedere, dokuz adet saymak zor bir iş için fesatçı bir toplulukla ko...
Pişmiş et görmek yahut onu yemek kolaylıkla elde edilen hayır ve menfaate, Eti kızarttığını ya da kebap yaptığını görmek kendisinin yahut bir yakınının hastalanma...
Kızarmış kebap mala, geçim hususunda müjdeye korkudan emin olmaya çocuk bekleyen için çocuğa, üzüntüde olanın sıkıntıdan kurtulmasına, Pişmemiş kebap çocuk cihe...
Bulunduğu durumdan terakki etmeye, mala, şerefe; Semiz ve besili sığır takva sahibi kadına, ucuzluk ve bolluğa; sıska ve zayıf sığır kıtlık ve sıkıntıya; Semiz sı...
İnsanın hayatına, geçimine ve sanatına; Bir tabak dolusu tirit yahut yağlı başka bir gıda geniş dünyalığa, Tiridin yenen kısmı geçen, kalan kısmı kalan ömre dela...
Hazmı kolay ve lezzetli yemek geçim yollarının kolaylaşmasına ve hayırlı rızka, Yemek yemek kanaate, eğer altın ve gümüş kaptan yiyorsa borcave haram mala, Biriyle ot...